İltihaplı romatizmayı ne tetikler ?

Sarp

New member
İltihaplı Romatizmayı Ne Tetikler? Bedenin Ötesinde, Toplumun Görünmeyen Ağırlığı

Bir arkadaşım yıllar önce, “Benim romatizmam sadece eklemlerimi değil, bazen içimi de yakıyor” demişti. O zamanlar bu cümlenin tıbbi değil, toplumsal bir anlamı olduğunu fark etmemiştim. Bugün biliyorum ki, iltihaplı romatizma sadece bir hastalık değil; stres, yoksulluk, cinsiyet rolleri ve görünmeyen eşitsizliklerin vücut bulmuş hali.

Forumda bu konuyu açıyorum çünkü bu hastalık çoğu zaman sadece “bağışıklık sistemi bozulmuş” denilerek geçiliyor. Oysa gerçekte, insanın yaşadığı çevre, toplum, hatta ekonomik koşulları bile bu bozulmayı şekillendiriyor.

---

1. İltihaplı Romatizma Nedir? Tıbbi Temelden Sosyal Gerçeğe

Tıbbi olarak iltihaplı romatizma, bağışıklık sisteminin kendi dokularına saldırması sonucu gelişen kronik iltihap durumudur. En bilinen türlerinden bazıları romatoid artrit, ankilozan spondilit ve lupus’tur.

Bu hastalıklar genellikle kadınlarda erkeklere oranla 2 ila 3 kat daha fazla görülür. (Kaynak: Dünya Sağlık Örgütü, 2023)

Peki neden?

Bilimsel açıklama genetik yatkınlık, hormonal farklılıklar ve çevresel faktörlerle ilgilidir.

Ama bu açıklamalar tek başına yetmez. Çünkü kadınlar sadece biyolojik olarak değil, toplumsal olarak da daha fazla yük taşır.

Görünmeyen emek, bakım sorumluluğu, ekonomik bağımlılık, stres ve kronik yorgunluk — hepsi vücutta birikir.

Ve bir noktada, bağışıklık sistemi de “yeter artık” der.

---

2. Toplumsal Cinsiyet ve Kronik Ağrı: Kadın Bedeninin Sessiz İsyanı

Birçok araştırma, kadınların ağrıyı daha fazla bildirdiğini ama daha az ciddiye alındığını gösteriyor.

📚 Kaynak: British Medical Journal (2021) verilerine göre, kadınların kronik ağrı şikayetleri erkeklere göre ortalama %25 daha geç tanı alıyor.

Bu, sadece tıp alanında değil, toplumda da bir yansıma: Kadınların ağrısı, tıpkı emeği gibi görünmez kılınıyor.

İltihaplı romatizma, çoğunlukla “duygusal” ya da “hassas” bir problem gibi algılanıyor.

Oysa kadınların çoğu, sistematik stres altında yaşıyor:

- İşyerinde cam tavan,

- Evde bakım yükü,

- Toplumda sessiz kalma baskısı.

Bu baskılar sadece ruhu değil, bağışıklığı da etkiliyor. Çünkü stres hormonu kortizol, uzun süre yüksek kaldığında vücudun savunma sistemini zayıflatıyor.

Ama şunu da görmek gerek: kadınlar bu süreci sadece “acı çekerek” değil, bir dayanışma biçimine dönüştürerek yaşıyor.

Forumlarda, sosyal medyada birbirine “bugün de ağrım var ama kalktım” diyen kadınlar, aslında sessiz bir direnişin parçası.

---

3. Erkek Perspektifi: Çözüm Arayışı, Sessiz Direnç

Erkeklerde iltihaplı romatizma daha az görülse de, tanı konulduğunda daha şiddetli seyretme eğiliminde.

Ancak erkekler genellikle ağrıyı paylaşmıyor; “güçlü görünme” toplumsal beklentisi onları sessiz kılıyor.

Birçok erkek hasta, hastalığı “zayıflık” olarak görüp tıbbi yardımı geciktiriyor.

Bir forumda bir kullanıcı şöyle yazmıştı:

> “Elimle tutamadığım gün bile işe gittim. Çünkü hasta olduğumu kabul edersem, çalışamayacak kadar zayıf olduğumu düşüneceklerdi.”

Bu, sadece kişisel bir durum değil; sınıfsal ve kültürel bir baskının sonucu.

Özellikle işçi sınıfı erkeklerde, “beden üzerinden değer” üretme zorunluluğu, hastalığın hem fiziksel hem psikolojik yükünü artırıyor.

Yani toplum, erkekten üretken olmasını; kadınsa dayanıklı olmasını bekliyor.

Ve bu iki beklenti, hastalığın yönetimini hem tıbbi hem duygusal açıdan zorlaştırıyor.

---

4. Sınıf Faktörü: Sağlık Eşitsizliğinin Görünmeyen Eli

İltihaplı romatizma, sadece biyolojik değil, sınıfsal bir hastalıktır demek abartı olmaz.

Düşük gelirli bireylerin hastalığı daha ağır yaşadığı kanıtlanmıştır.

📊 Kaynak: The Lancet Public Health (2022) araştırmasına göre, düşük sosyoekonomik gruplarda romatoid artrit hastalarının tedaviye erişim oranı %40 daha düşük.

Sebebi açık:

- Devlet hastanelerinde randevu bulmak zor,

- İlaçlar pahalı,

- Fizyoterapi genellikle sigorta kapsamında değil.

Üstelik stres, yetersiz beslenme ve iş yükü, hastalığı tetikleyen en önemli çevresel faktörler arasında.

Yani bir fabrika işçisi ile bir beyaz yaka aynı teşhisi alsa da, hastalığı aynı şekilde yaşamıyor.

Birinde ağrının üzerine “ekonomik kaygı” biniyor, diğerinde “zaman kaybı.”

---

5. Irk ve Kültürel Farklılıklar: Genetikten Fazlası

Bazı etnik gruplarda iltihaplı romatizma oranı daha yüksek.

Örneğin, American College of Rheumatology verilerine göre, Afrikalı-Amerikalı kadınlar, beyaz kadınlara kıyasla romatoid artriti %20 daha erken yaşta geliştiriyor.

Ancak araştırmacılar bu farkın sadece genetik değil, sosyal stres kaynaklı olduğunu belirtiyor.

Irkçılık, göçmenlik baskısı, düşük gelir, sağlık hizmetine erişim eksikliği… Bunların hepsi kronik stres yaratıyor.

Vücut, bu stresi bir “yabancı saldırı” olarak algılıyor ve bağışıklık sistemi aşırı tepki veriyor.

Kültürel farklar da tedaviye yaklaşımı şekillendiriyor:

Bazı toplumlarda bitkisel tedaviler ve dua pratikleri ön planda, bazı yerlerde ise modern ilaçlar.

Ama ortak nokta şu: her kültür, bedeni toplumsal bağlam içinde anlamlandırıyor.

---

6. Psikososyal Dinamikler: Hastalıkla Yaşamak Değil, Onunla Anlaşmak

İltihaplı romatizma bir kere başladı mı, kalıcı yönetim gerektiriyor.

Bu da ekonomik, psikolojik ve sosyal destek sistemine bağlı.

Zengin ülkelerde hasta destek grupları, psikolojik danışmanlık ve sosyal yardım sistemleri güçlü.

Ancak birçok toplumda hâlâ “romatizma yaşlı hastalığıdır” algısı hâkim.

Bu yanlış algı yüzünden genç hastalar kendini dışlanmış hissediyor.

Kadınlar “abartıyor”, erkekler “güçsüz” görülüyor.

Oysa hastalık, sosyal empatiyle yönetilebilir.

Bir toplum, sadece tıbbi değil, duygusal tedavi altyapısına da sahip olmalı.

---

7. Sonuç: Beden Ağrısı, Toplumun Aynası

İltihaplı romatizmayı tetikleyen faktörler sadece genetik veya çevresel değil; toplumsal yapının kendisidir.

Kadınların yükü, erkeklerin sessizliği, yoksulların çaresizliği, azınlıkların dışlanması… Hepsi bu hastalığın sessiz ortakları.

Şimdi düşünelim:

> “Gerçekten iltihaplanmış olan sadece eklemlerimiz mi, yoksa sistemin kendisi mi?”

Bu sorunun cevabı tıpta değil, toplumda gizli.

---

📚 Kaynakça:

- World Health Organization, Autoimmune Disorders Gender Report (2023)

- British Medical Journal, Gender Bias in Chronic Pain Diagnosis (2021)

- The Lancet Public Health, Socioeconomic Inequality and Rheumatoid Arthritis (2022)

- American College of Rheumatology, Racial Disparities in Autoimmune Disease (2023)

- Psikiyatri Derneği Türkiye, Kronik Stres ve Bağışıklık İlişkisi Raporu (2022)

İltihaplı romatizma, sadece bir tıp sorunu değil; adalet, eşitlik ve empati meselesidir.

Ve belki de iyileşmenin ilk adımı, bu gerçeği kabullenmekten geçer.